Kalamış; İstanbul’un değişmeyen yüzü…
Sessiz, sakin ama derin serinliği ile huzurun tanımıydı. Geçmişten gelen bu tanımlama otelin yerinde olan evimizde yaşadığımız süreçte bizim içinde geçerli oldu.
Mahalle kültürü, paylaşma, yardımlaşma gibi değerleri günümüzde bile bulacağımız özel semtlerden biridir Kalamış.
Bu slogan ile bu değerleri hatırlatmak ve korumak ilk çıkış noktamız oldu.
Daha açılmadan mahallenin taksi durağından aldığımız hayırlı olsun çiçeği, açılışta yetmeyen tabak, çatal, bıçak gibi eksikleri bize hızlıca çözen mahalledeki diğer restoranlar…
Vale hizmeti veren dostlarımız, acil durumlarda hep yardıma koşanlar olarak mahallenin güven ve sevgisini kazananlar…
Bu kadar güzel ve değerli anılar sonrası koruduğu değerlerine değer katmak için “Urban Oasis” konsepti ile şehirde vaha olarak var olduğumuz yere güzel bir dönüşüm hikayesiyle geliyoruz diyerek, 7 yıl önce başladığımız bu sancılı sürece 2020’ye girmeden nokta koymak istedik.
12 Aralık 2019 Açılış
Özellikle nüfus cüzdanımda yazılı olan doğum tarihinde olmasını, llHerkese nasip olmaz.” dediğim iki doğum günüme sahip çıkarak kutlamalar yapmayı, bu sene otelin açılışı ile taçlandırmak istedik.
Meğerse bu tarih, dolunaya denk gelmesi ile astrolojide; yeni başlangıçlar gibi birçok iyi niyetin, bereketin, vazgeçmeler gibi yeni kısmetlerin dönüm noktasıymış. Bilmeden bu doğanın bereketine rastlaması, beklemenin hayırlı olduğunun işareti olarak yorumladık ve yeni başlangıçlara kucak açtık.
7 yıl önce başladığımız bu yolculuk elimizde olmayan eksiler ile ülkenin ve dünyanın siyasi, ekonomik koşullarından payına düşenden fazlasını aldı.
Biz ne mi yaptık? Beklemeyi,dayanmayı,tüm koşulları hissetmeyi, moralimizi bozmamayı, hiçbir şey olmamış gibi yola devam etmeyi (ne kadar becerebildik kısmı bizde saklı) seçmemize rağmen yara almaktan, canımızın yanmasından, gereksiz söylemleri duymaktan kendimizi koruyamadık.
Sonuç mu ?
Doğru zaman için beklemenin, zamana teslim olmanın güzelliği ile otelimize kavuştuk.
Bu sektörü biliyor musunuz?
Duyduğumuz deli soruların başında çok beklediniz, niye beklediniz, hala niye açamadınız, sektörü biliyor musunuz, siz mi işleteceksiniz gibi uzayan motive etmekten çok vaz geçirmeyi masaya koyan sorular…
Göz ardı edilen şey bizim iş yapış şeklimiz, tutkumuz, hayırların ,engellerin fırsat oluşuna inancımız, bilmediklerimizin peşinden koşma arzumuz, denemeden karar vermeyen yanımız ve 92 yılından beri Güvensan Tesis Hizmetleri tecrübemiz ve müşterimizi memnun etme önceliğimiz.
Küçük öyküler, büyük kalpler yaratmak için birebirdir.
Otelcilik Anlayışımız…
Otelcilik bizim için paylaşmaktır, misafirperverliktir ve keyfin konforlu sunumudur.
“Sektörün hikayesi mi?” yoksa “Kendi hikayemizi sektöre uygulamak mı?” kısmında ikincisini seçtik. Bugüne kadar yaptığımız tüm girişimlerde dayatılanı değil arzu edileni, beklentiler üzerinde hizmet sunmayı ilke edindik.
Otel odalarında genellikle kapıyı açtığımızda insanı ilk yalnızlık duygusu kaplar. Biz ise açılan o kapının, odanın sıcaklığı ile sizi sarıp sarmalamasına, yalnızlığın değil de dostunuzun evinde ağırlanma duygusunun olmasına dikkat ettik.
Burada konaklayacak, bu restoranda yiyip, içecek herkesten bir şey öğreneceğimiz kesin. Her geri bildirim bizi daha da geliştirecek, mutlu edecek ve varlığımızın devamlılığına hizmet edecektir.
İyi ki bu güzel semtin, İstanbul’un, 39’un bir parçası oldunuz. Çünkü bu binanın öncesinde burası bizim evimizdi, şimdi ise sizin…
Yeni dostluklara, yeni başlangıçlara en çok da yeni öğrenmelere açığız,ya siz?
Sevgi ve Saygılarımızla,
Merhabalar,
Hayallerimizi gerçekleştirdiğimiz, açılışını 12.12.2019’da yaptığımız 39 Kalamış Marina Hotel & Restoran & Bar’ın 2. yılını, dünya genelinde yaşanan sağlık tehdidi altında ve her şeye rağmen sizlerin desteği ile güzel anılarla bitiriyoruz.
Pandemi sürecinde yaşanan açılıp kapanmalar, şaşkınlıklar ve birbirimize kenetlenerek “Bu da geçer, neler görmedik ki?” telkinleri ve birbirimize verdiğimiz motivasyonla, sağlık ve dostluğun
ne kadar önemli olduğunu hep birlikte yaşadık bu süreçte. Binlerce kez şükrettik ve sevdiklerimize sarıldık. Pandemi sürecinde mahallenin sesi ve rengi olduk, az da olsa otelde misafirlerimizi ağırladık, pandemi dostlukları oluştu. Bu dönemde en kıymetli olan, halden anlamak oldu.
Bu süreçte bize en çok 39 sayısı ile ilgili “kapı numarası mı?” sorusu geldi.
39’un oda sayımız olduğunu ve 39’un anlamına baktığımızda “Hayatınıza giren şeyler konusunda iyimser olmanızı ister.” ifadesiyle karşılaştık. Ne kadar önemli, değil mi? Her şeye, her yaşanılan şeye rağmen iyimser olmak ve iyimser kalmak…
39 numarasının aynı zamanda “sanatla kendini ifade etme eğilimindedir.” ifadesini de içerdiğini gördük. Sanatla bağlantımız ve 39 Galeri’yi hayata geçirme süreci de bu 2 yılda şekillendi ve netleşti. Sanatı ve sanatçıyı destekleme misyonumuz ile Kalamış’a, mahallemize farklı bir enerji katma isteğimize herkes destek verdi, bu hikayenin bir parçası oldu.
Ve artık hepimiz kendimizi mahallemizde iyi hissediyoruz…
Ve 39 Kalamış 4. yılını bitirdi, inanılır gibi değil. Açıldıktan 3 ay sonra hayatımıza giren korona, maske, pandemi, global hastalık, dünyayı birbirine eşitleyen insanlık sınavı ve ders alamayan insanlık, girişimcilik dünyası ve 39 Kalamış hikayesi… Ben, biz ve mahallede olmak… Muhteşem bir deneyim, muhteşem anılar, muhteşem dostluklar, muhteşem başka hayatlar, hikayeler, birikimler, yolculuklar, yol almalar, misafirperverlik, yeme içme sektörü, konaklama, evcilik, sürekli evde olma, ağırlama hali ve biz…
Kalabalıkları seven ben, tam bana göre kaybettiğim şeyleri bulduğum yer dergahım dedim. Büyük aile buluşmaları, büyük sofralar, uzun sohbetler, kalabalık olma hali, tanıdık, tanımadık herkes, dost sohbetleri, eller havada bizbize, komşulukta unutulan değerler, network, şarkılar, türküler, dans… Ne desen var, tam bir açık büfe insanın her hali tam benlik, tam özlenen çocukluk gibi. İnsanı seven, halden anlayan ben için muhteşem bir iş alanı.
2. yılda sanatı ve sanatçıyı destekliyoruz ile hayatımıza aldığımız 39 Galeri ile sanatçı dostlarımızla çoğaldıkça çoğaldık, sanatseverlerin sayısı arttı, renklerle renklendik, sanata yapılan yatırımın artmasından mutlu olduk, sanatın herkes tarafından kucaklanmasına sevincimiz arttıkça mahalle daha da değişti, daha da renklendi.
Bu sene 2019 ve 2022’de misafir ettiğimiz Lizbonlu sanatçıların dışında, bu sene Kolombiyalı bir sanatçı dostumuzu ağırlıyoruz 39’da. 12 odamızın banyo camlarına baharı, yazı getirdik. Yerel sanatçıların dışında ülkemizde İranlı sanatçıların mekanı olduk.
Diğer galeriler ile ortak sergiler yaparak sanatta ortak çalışmalar imza attık, atıyoruz.
Sanat iyileştirir, sanat birleştirir sözümüzü sadece yazıda bırakmadık, gerçeğe dönüştürdük. Her zaman dediğim gibi, söz eyleme dönerse anlamlı olur ve değerini bulur.
Bireysel toplantılara ev sahipliği yaparak özel günlere şahitlik etmenin mutluluğunu yaşadık. Kurumların verimli, stratejik toplantılarına ev sahipliği yaparak başarılarının gözlemcisi olduk, sevindik.
Hizmet sektöründe duyguları yönetmenin başarının temel anahtarı olduğunun farkındalığı ile misafirlerimizi ev konforunda, ev sıcaklığında, konforu, kaliteyi deneyimlemelerini sağlayarak ağırladık, mutlu ayrılmalarını sağladık.
Ortak duyduğumuz memnuniyet ölçümü vazgeçilmezimiz oldu.
Mutluluktan şaşırtmak 39’da tek alışkanlığımız oldu. İddialı olduğunu biliyoruz ama buna bizi alıştıran siz oldunuz.
Mahalle değişti, Kalamış değişti. Caddemize ağaçlar dikildi, yeşillendik. Reklam panoları kaldırıldı. 2019 yılında en son arkamda duran reklam panosu vardı, onu kaldırtmam tam 1 yılımı aldı ama kazanan ben ve Kalamış oldu. Arkadaki yazı benim için çok anlamlıydı, sanki benim için yazılmış bir yazıydı, o nedenle önünde fotoğraf çekmiştim. Bu oteli açarken bu sektöre girme cesaretimizi çok sorgulayan olmuştu. İstesem arkama böyle bir pankart açamazdım ama yaradan oteli açmadan 1 hafta önce böyle bir reklam ile pankartı benim adıma kapak olsun diye anlamlı bu reklam panosunu göndermişti.
Bugün bir arkadaşım Instagram’dan bir yazı gönderdi: “Aradığın sihir kaçındığın iştir.” Kaçınmadığımız her iş sihrimiz oldu. Ben ise bunu şöyle ifade ediyorum: Bilmediklerimin peşinde koşmanın yeni hikayeler yazmama neden olmasını en büyük sihir ve sır olarak tanımlıyorum.
Hep diyorum, çok şükür yaradanla aramda muhteşem bir iletişim var.
Münir Nurettin Selçuk’un huzuru bulup üstüne şarkı yazdığı Kalamış için tek hedefimiz, Kalamış’ın hak ettiği değere tekrar kavuşmasıydı.
4 yılda Kalamış gençleşti, ayak trafiği arttı, diğer işletmeler kendini yeniledi. Artık gençler daha fazla Kalamış’a geliyor, daha canlı, daha yeşil, daha mavi, daha diri, daha temiz…
Sevgili Münir Nurettin Selçuk, şarkında belirttiğin gibi yattığın yerde huzurlu ve mutlu ol. Ruhun şad, mekanın cennet olsun.
Kazanan İstanbul ve Kalamış olsun.
Sevgilerimle,